Anahtar Çıkarım
1. Zengin Olmak Hem Hakkınız Hem Görevinizdir
Zengin olmayı istemeniz tamamen doğrudur; eğer normal bir erkek ya da kadınsanız, bunu istemekten kendinizi alamazsınız.
Daha fazlasını arzulamak. Hayatın özü genişleme ve kendini daha tam ifade etme isteğidir. Bu doğal dürtü, insanlarda daha çok bilme, daha çok yapma ve daha çok olma arzusu olarak ortaya çıkar; ki bunlar daha fazla kaynağa sahip olmayı gerektirir. Zihnen, ruhen ve bedenen potansiyelinizi gerçekleştirmek, tam ve başarılı bir hayat yaşamak için gelişim ve ifade için gerekli olan şeylere erişim sağlayacak paraya ihtiyacınız vardır.
Maksimumu gerçekleştirme görevi. Zengin olmak sadece hakkınız değil, aynı zamanda kendinize, Tanrı’ya ve insanlığa karşı bir görevinizdir. Kendinizin olabileceği en yüksek noktaya ulaşmaktan daha büyük bir hizmet sunamazsınız. Zengin olmak, yeteneklerinizi ortaya koymak, daha büyük iyilikler yapmak ve hayatın gücüne, zarafetine, güzelliğine ve zenginliğine katkıda bulunmak için gerekli araçları sağlar.
Sadece hayatta kalmanın ötesinde. Gerçek zenginlik, azla yetinmek değil, yaşayabileceğiniz en dolu hayatı yaşamak için kullanabileceğiniz her şeye sahip olmaktır. Bu arzu açgözlülük değil, ruhsal özünüzün kendini ifade etme çağrısıdır. Zengin olma sanatını, potansiyelinizi gerçekleştirmek için en asil ve en gerekli çalışma olarak benimseyin.
2. Evren Kesin Yasalarla İşler
Bu evren tamamen yasa ile işler, tesadüfen değil.
Yasalar değişmezdir. Evren, cebir ya da aritmetikteki kadar kesin, doğal yasalarla yönetilir. Titreşim, Sürekli Dönüşüm, Görecelik, Zıtlık, Ritim, Sebep ve Sonuç, Cinsiyet gibi yasalar uyum içinde çalışır ve değiştirilemez ya da göz ardı edilemez. Bu yasaları anlamak ve onlara uymak, zenginliği matematiksel kesinlikle elde etmek için şarttır.
Sonuçlara tabidir. İnsanların seçim gücü olsa da, bu seçimlerin sonuçlarından muafiyet sağlamaz. Yasanın farkında olmamak, etkilerinden kurtulmak anlamına gelmez; yasa sürekli işler ve herkesi sıkı bir hesap vermeye zorlar. Bu yasalarla uyum içinde yaşamak başarı getirirken, onları görmezden gelmek istenmeyen sonuçlara yol açar.
Çekim ikincildir. Çekim Yasası güçlü olmakla birlikte, birincil Titreşim Yasası’ndan türemiş ikincil bir yasadır; her şey hareket halindedir. Düşünceleriniz, özellikle duygusal olanlar, titreşiminizi belirler ve sizle uyumlu titreşimleri çekersiniz. Negatif titreşimler olumsuz sonuçları, pozitif titreşimler ise olumlu sonuçları çeker.
3. Düşünce Yaratılışın İlk İlkesidir
Düşünce, biçimsiz maddeden somut zenginlikler yaratabilen tek güçtür.
Biçimsiz Madde düşünür. Her şey, evrene nüfuz eden, orijinal, düşünen biçimsiz bir maddeden yapılmıştır. Bu madde düşüncelerine göre hareket eder ve içindeki bir biçim düşüncesi o biçimi yaratır. İnsan, orijinal düşünce üretebilen bir düşünce merkezi olarak, düşüncelerini bu maddeye işleyerek düşündüğü şeylerin yaratılmasını sağlar.
Yüksekten düşüğe. Yaratılış, deneyimlediğimiz şekliyle, enerjinin yüksek bir durumdan (düşünce/ruh) daha düşük bir duruma (fiziksel biçim) geçişidir. Doğadaki her biçim, Orijinal Madde’deki bir düşüncenin görünür ifadesidir. İnsan, düşünce yaratma yeteneğiyle, bu Biçimsiz Zeka ile iş birliği yaparak “Baba ile birlikte” yeni biçimler ortaya çıkarır.
Gerçeği tutun. Biçim düşüncesi, Düşünen Madde’de tutulduğunda yaratılır; genellikle gelişim çizgileri boyunca, ancak mevcut kanallar yoksa doğrudan yaratım da mümkündür. Yoksulluk ya da hastalık gibi olumsuz görünümlerin ortaya çıkmasını önlemek için, iradenizle gerçeğin (bolluk, sağlık) düşüncesini karşıt görünümlere karşı tutmalısınız. Bu güç gerektirir ve ustalığa götürür.
4. Hayat Genişlemeyi Arar; Arzu Doğaldır
Daha çok para istemenizi sağlayan şey, bitkinin büyümesini sağlayanla aynıdır; o da Hayattır, kendini daha tam ifade etmeye çalışır.
Doğal büyüme dürtüsü. Her canlı zeka, hayatını artırma içgüdüsüne sahiptir; hayat, yaşama eyleminde kendini çoğaltmak zorundadır. Bu ilke doğada görülür; tek bir tohum birçok tohum üretir. Bilinç sürekli genişler, bilgi artar ve yetenekler geliştikçe daha fazlasını isteme arzusu doğar.
Arzu, ifadesini arayan olasılıktır. Her arzu, içinizde henüz ifade edilmemiş bir olasılığın dışa, eyleminizle ifade edilme çabasıdır. Bu, kendini göstermek isteyen bir güçtür. Zenginlik arzusu, daha büyük bir hayat kapasitesinin tatmin arayışından başka bir şey değildir; bitkinin büyümesini sağlayan aynı yaşam gücüyle beslenir.
Tanrı’nın sizin için arzusu. Tanrı’nın arzusu, bencil zevk için değil, sizin aracılığınızla kendini daha iyi ifade edebilmek için zengin olmanızdır. Evren ve doğa, artış planlarınıza dosttur; en bol hayatı yaşamanız için kullanabileceğiniz her şeye sahip olmanızı ister. Amacınız, bu evrensel artış amacına uyum sağlamalıdır.
5. Titreşim ve Eylemle Zenginliği Çekin
İstediğiniz gerçekliğin frekansına uyum sağlarsanız, o gerçeği yaratmaktan kendinizi alamazsınız.
Titreşim çekimi belirler. Her şey enerjidir ve farklı frekanslarda titreşir. Para, binalar, işletmeler hepsi enerjidir. Düşünceleriniz ve duygularınız kişisel titreşiminizi belirler. Sadece bulunduğunuz frekansla uyumlu titreşimleri kendinize çekebilirsiniz.
Sonuçtan düşünmek. İstediğinizi çekmek için, arzu ettiğiniz sonucun düşüncesini Düşünen Madde’ye kesin bir zihinsel imge olarak yerleştirmeniz gerekir. Bu, sadece bir şeyi düşünmek değil, onu zaten sahip olmuş gibi düşünmek, dileğin gerçekleşmiş haliyle düşünmektir. Bu kararlı hayal gücü tüm mucizelerin başlangıcıdır.
Düşünceyi eylemle bağlayın. Düşünce yaratıcı güç olsa da, yalnızca düşünceye güvenemezsiniz. Düşünceyi kişisel eylemle birleştirmelisiniz. Zihinsel imge titreşimi belirler, gerekli kaynakları ve fırsatları çeker, ancak bunlar geldiğinde harekete geçmelisiniz. Rehberliği eyleme dönüştürmemek sık yapılan bir hatadır.
6. Zihninizi Yüksek Yeteneklerinizle Yönetin
Eğitimli kişi, zihninin yeteneklerini o kadar geliştirmiş kişidir ki, başkalarının haklarına zarar vermeden istediği her şeyi ya da eşdeğerini elde edebilir.
Duyuların ötesinde. Duyusal yetenekler bizi fiziksel dünyaya bağlarken, yüksek entelektüel yetenekler sonsuz potansiyelin manevi dünyasına bağlar. Algı, irade, hayal gücü, hafıza, sezgi ve akıl bu yeteneklerdir; zihin gelişimi ve kişiliğimizin ruhsal yönünü anlamak için araçlardır.
Dehanızı açığa çıkarın. Hepimiz dâhiyiz, ancak bu deha, geleneksel eğitimde sıklıkla ihmal edilen bu yüksek yetenekleri geliştirip kullanmakla açığa çıkar. En yüksek işlev olan düşünme, ruhla bağlantı kurmamızı, fikirleri bir araya getirmemizi ve kavramlar oluşturmamızı sağlar. Algı, bakış açımızı değiştirerek gördüklerimizi değiştirmemize olanak tanır.
Sezgi ve hafıza. Sezgi, titreşimi algılayan ve yorumlayan zihinsel yetenektir; rehberlik ve içgörü sağlar. Bilinçli dikkatle geliştirilebilir. Hafıza kusursuzdur ve egzersizle geliştirilerek büyük bilgi hazinelerine erişim sağlar.
7. Vizyonunuza Odaklanmak İçin İradenizi Kullanın
Kendinizi Kesin Yolda düşünmeye ve hareket etmeye zorlamak için iradenizi kullanın.
Kendinizi zorlayın. İradenin meşru kullanımı, istediğinizi elde etmek için kendinizi doğru düşünmeye ve doğru şeyleri yapmaya zorlamaktır; kendinizi doğru yolda tutmaktır. Bu çok önemlidir çünkü duyularınız dış dünyadan ve kendi sınırlayıcı paradigmanızdan sürekli olumsuz bilgilerle bombardımana tutulur.
Düşüncelerinizi koruyun. İnançlarınız gözlemlediğiniz ve düşündüğünüz şeylerle şekillendiğinden, iradenizi kullanarak düşüncelerinizi korumalı ve dikkatinizi istediğiniz şeylere vermelisiniz; karşıt görüntülere ya da geçmiş sıkıntılara değil. Yoksulluk ya da eksiklik üzerine düşünmek sizi zihnen fakirlerle aynı sınıfa sokar ve iyiliğin size akışını engeller.
Bilgi ve cehalet. Cehalet şüphe, endişe, korku, kaygı, depresyon ve dağılmaya yol açar. Evrensel yasaları öğrenmek ve anlamakla kazanılan bilgi, endişenin tam zıddıdır ve özgürlüğün anahtarıdır. İradenizi kullanarak cehaletin düşüncelerinizi ve davranışlarınızı kontrol etmesine izin vermek yerine, bilgi, anlayış ve bu anlayışa dayalı inancı seçin.
8. Şükran Bolluğun Kaynağına Bağlar
Zihinsel uyum ve kefaret süreci tek bir kelimeyle özetlenebilir: şükran.
Uyumlu ilişki. İsteklerinizi Biçimsiz Madde’ye iletmek için, kendinizi Biçimsiz Zeka ile uyumlu bir ilişkiye sokmalısınız. Bu zihinsel uyum ve kefaret (affetme, bırakma) derin ve samimi şükranla sağlanır.
Bereket çeker. Zeki Madde’ye inanmak, size istediğinizi verdiğine inanmak ve ona şükranla bağlanmak, zihninizi bereket kaynağına daha yakınlaştırır. Yüce Olan’a ne kadar şükranla odaklanırsanız, o kadar çok iyi şey alır ve bunlar o kadar hızlı gelir.
Titreşimi değiştirir. Şükran, titreşiminizi değiştiren duygusal ve ruhsal bir egzersizdir; sizi evrenin yaratıcı enerjileriyle hizalar. İyiliğe odaklanmanızı sağlar, rekabetçi düşünceye düşmeyi engeller ve istediğiniz iyiliği manevi ve entelektüel düzlemlerde zaten varmış gibi hissetmenize yardımcı olur; bunun fiziksel olarak tezahür edeceğini bilirsiniz.
9. Yasaya Uygun, Kesin Bir Yolda Hareket Edin
Para ve mülkiyet sahibi olmak, belirli bir şekilde hareket etmenin sonucudur; bu Kesin Yolda hareket edenler, ister kasıtlı ister tesadüfi olsun, zengin olur; bu yolda hareket etmeyenler ise ne kadar çok çalışır ya da yetenekli olursa olsun fakir kalır.
Tutarlı eylem. Zengin olmak öncelikle çevre ya da doğuştan yetenek meselesi değil, “Kesin Bir Yol”da hareket etmenin sonucudur. Bu yol, evrensel yasalarla, özellikle sebep-sonuç yasasıyla uyum içinde hareket etmeyi ve eylemlerinizi düşünceleriniz ve vizyonunuzla hizalamayı içerir. Benzer nedenler her zaman benzer sonuçlar doğurur.
Sadece düşünceye güvenmeyin. Düşünce yaratıcı güç olsa da, yalnızca düşünceye dayanamazsınız. Düşünceyi kişisel eylemle bağlamalısınız. Bilimsel metafizikçiler genellikle vizyonlarını somut adımlarla ilişkilendirmedikleri için başarısız olur. Dışarı çıkıp harekete geçmeli, eylemlerinizin istediğiniz sonuçlarla uyumlu olmasını sağlamalısınız.
Düzenli ilerleme. Zihniniz düzenli, hedefinize odaklı ve yasalarla uyumlu olduğunda, düşünceleriniz ve arzularınız düzenli bir şekilde ilerler. İstediğiniz iyiliğe doğru hareket eder ve o da size doğru hareket eder. Bu, düşünce ve davranışlarınız üzerinde bilinçli kontrol gerektirir; eski, rastgele eylemleri amaçlı olanlarla değiştirmelisiniz.
10. Paradigmanızı Değiştirin, Sonuçlarınız Değişsin
Paradigma, alışkanlık haline gelmiş davranışlarımız üzerinde neredeyse tam kontrol sahibi olan zihinsel bir programdır.
Programlanmış davranış. Paradigmalar, bilinçaltınızda derinlemesine yerleşmiş alışkanlıklardır; çocukluktan itibaren çevrenizden aldığınız koşullanmalarla oluşur. Alışkanlıklarınızın çoğunu kontrol eder, algınızı, zaman kullanımınızı, yaratıcılığınızı, etkinliğinizi ve mantığınızı etkiler. Sonuçlarınız iyi değilse, muhtemelen paradigma sizi kontrol ediyordur.
Üstün bilgi, düşük sonuçlar. Birçok kişi başarı için gerekli entelektüel bilgiye sahiptir ama paradigması nedeniyle bunu uygulayamaz. Bu durum kafa karışıklığı ve hayal kırıklığına yol açar. Sonuçlarınızı değiştirmek için paradigmanızı değiştirmelisiniz; bu bilinçli çaba ve entelektüel zihninizi duygusal zihninizi kontrol etmek için kullanmayı gerektirir.
Döngüyü kırın. Mevcut sonuçlara bakıp, bunların olumsuz düşünce ve duyguları tetiklemesine ve aynı sonuçları üretmeye devam etmesine izin vermek bir felaket döngüsüdür. Bu döngüyü kırmak için, ne istediğinizi düşünerek başlayın, net bir imge oluşturun, duygusal olarak bağlanın ve bu vizyonun eylemlerinizi yönlendirmesine ve yeni, gelişmiş sonuçları çekmesine izin verin.
11. Bildiğinizin Ötesinde C-Tipi Hedefler Belirleyin
Daha önce hiç gitmediğiniz yerlere gitmenizi sağlayacak hedefler koymalısınız.
Konfor alanının ötesinde. A-tipi hedefler zaten bildiğiniz şeylerdir; B-tipi hedefler, koşullar uygun olursa yapabileceğinizi düşündüğünüz şeylerdir. C-tipi hedefler ise gerçekten istediğiniz ama nasıl başaracağınızı bilmediğiniz hedeflerdir. İşte bu hedefler sizi zorlar, büyütür ve daha önce hiç gitmediğiniz yerlere götürür.
Fantezi, teori, gerçek. Yaratılış aşamalardan geçer: önce fantezi (mümkün olanı hayal etmek), sonra teori (akıl yoluyla ulaşılabilir olduğuna inanmak) ve sonunda gerçek (inanç, karar ve eylemle gerçekleştirmek). Büyük hayaller kurmaktan çekinmeyin, “nasıl”ını bilmeseniz bile.
İnanç ön koşuldur. Bir şeyi istemekle onu almaya hazır olmak arasında fark vardır. Hazırlık, sadece umut etmek değil, onu elde edebileceğinize inanmakla gelir. İnanç halindeyken, olasılıkla bütünleşir, hedefin ortaya çıkması gereken daha yüksek bir frekansta çalışırsınız; adımlar henüz görünmese bile.
12. Nakit Değerinden Daha Fazla Kullanım Değeri Verin
Her insana, ondan aldığınız nakit değerinden daha fazla kullanım değeri verin; böylece her ticari işlemle dünyaya katkıda bulunursunuz.
Yaratıcı değil, rekabetçi değil. Gerçek servet birikimi, rekabetçi değil yaratıcı düzlemde çalışmaktan gelir. Rekabetçi düzlemde insanlar sabit bir “pasta” için mücadele eder. Yaratıcı düzlemde ise pastayı büyütmeye odaklanır, her işlemle dünyaya katkı sağlarsınız.
Tazminat yasası. Kazandığınız para, yaptığınız işe olan ihtiyaç, yapabilme yeteneğiniz ve yerinizin ne kadar zor doldurulabileceğiyle doğru orantılıdır. Yeten
Son güncelleme::
İncelemeler
Zengin Olma Biliminin Sırrı genellikle olumlu yorumlar alıyor; okuyucular, kitabın ilham verici ve pratik tavsiyelerini takdir ediyor. Birçok kişi, Bob Proctor’un Wallace Wattles’ın orijinal eserine getirdiği bakış açısını daha anlaşılır buluyor. Kitapta şükran duygusuna, görselleştirmeye ve başarıya ulaşmak için zihniyet değişikliğine verilen önem sıkça vurgulanıyor. Bazı okuyucular, kitapta yer alan belirli egzersizler ve evrensel yasalardan da bahsediyor. Çoğu kişi kitabı motive edici ve hayat değiştiren bir kaynak olarak görürken, birkaç eleştirmen ise içeriği fazla basitleştirilmiş veya yetersiz buluyor.